Ana içeriğe atla

Bir Diziden Çok Müzik Kutusu: Suits


Pek çok insan için Prens Harry ile evlenip prenses olan kadın yalnızca Megan Markle adında bir Amerikalı oyuncuydu. 



Ama bazıları için prens ile evlenen, Suits dizisinin Rachel Zane'i idi. Çalışkan bir avukat adayı olan Rachel Zane. 



Seveni de çok sevmeyeni de. Dizideki rolünden bahsediyorum tabi ki. Prenses olduğu için kıskanıp üstünü karalamaya çalışanlardan değil. Sevmeyenler, oyunculuğunu sevmeyenler ve baş rolümüz Mike Ross'a yakıştırmadığı için sevmeyenler olarak da ayrılıyor galiba.



Ancak beni ilgilendiren Rachel Zane'in pardon Meghan Markle'ın prenses olması ya da nasıl bir oyuncu olduğu değil. 

Dean Lewis kimdir? Peki ya Tom Walker? Barns Courtney ismi ne ifade ediyor? The Heavy grubunu bilmek insana ne kaybettirebilir veya kazandırabilir? 

Müzik ile ilişkiniz nasıldır bilmem. Hayatınızın neresinde konumlandırırsınız, hangi tarz müziklerden hoşlanırsınız bilmem. Eğer, önemliyse sizin için müzik ve yeni türlere açıksanız okumaya devam ediniz.





Artık yukarıdaki isimleri duymamış gibi yapamazsınız? Az önce, Suits izledikten sonra dinlemeye başladığım müzisyenlerin birkaçını sizinle paylaştım. Yazının sonunda Youtube'da sizler için hazırladığım çalma listesinden seçimlerimi dinleyebilirsiniz. 

Aslında çoğu şarkıyı Youtube'dan öylece dinlerken fark ettim ki bazıları tek başına dizide gördüğüm kadar güzel ve etkileyici değil. Sahne-müzik uyumu parçaları çoğu zaman öyle çekici hale getiriyor ki şuan kelimelere dahi dökemiyorum.  

Hatta hayatın içinden çok basit sahneleri bile farklı ve ilgi çekici sahnelere dönüştürebilir müzik.

Begin Again (2013) filminden açıklayıcı bir sahne:




İnsanlar ilk zamanlardan itibaren her gördüklerine, her yaşadıklarına anlamlar yüklemekten geri durmamışlardır. Anlamaya çalışma çabasıydı bu. Aklının alabileceği boyutlara sokma çabasıydı. Dizilerde, filmlerde bize olan da aslında bu. 

Sahne-Müzik uyumu, oyuncu-müzik uyumu... Bu gibi bileşenler bize sahneyi, oyuncuyu ya da müziği daha heyecan verici, daha büyüleyici gösteren bileşenler. 

Demek istiyorum ki, verdiğim çalma listesini dinleyip beğenmezseniz bunun tek sorumlusu müzik zevklerimizin uyuşmaması değil. Demek istediğimi şu video ile anlatayım:




Videonun başında çalan şarkı Dave Not Dave'in "Cold Blood" şarkısı. Bu sahne muhtemelen, Harvey'nin ve Mike'ın müvekkillerine blöf yaparak istediklerini kabul ettirmelerini gösteriyor. Muhtemelen diyorum çünkü karşılarındakinin rollerini hatırlamıyorum. Tek bölümlük bir mevzu. İstediklerine ulaşıyorlar ve şarkı güldükleri an yeniden yükselerek sahneyi tamamlıyor. Bu şarkıyı herhangi bir zamanda, herhangi bir yerde dinlemenizle, bir videoda, filmde, dizide dinlemeniz aynı etkileri yapmayacak. Mesela bu şarkıyı ilk kez dinlediyseniz artık sizin için Suits'de çalan şarkı bu. "Suits Müziği."

Başka bir örnek:



Mike Ross bu sahnede, içinde olduğu duruma benzer birinin söylediği sözden yola çıkarak suçlu olduğunu düşünüp ona göre hareket ediyor -spoiler olmasın diye uğraşıyorum-. Bu şarkı da Stealth'in "Judgement Day" şarkısı. Bu şarkı, bence önceki videoda yer alan şarkıdan daha güzel. Tek başına dinlediğinde de o duyguyu, hissi ve zevki veriyor. Ancak hepsi böyle olmuyor.

Sonuç olarak, ben bu diziyi bir müzik kutusu olarak görüyorum. Hala devam ediyor. Sekizinci sezonunda. Bilmediğim çok fazla şarkıyı hayatıma soktuğu için diğer dizilerden ayırıp bu diziyi müzikleri ile ele almak istedim. 

Çalma Listesi için tıklayınız

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Başarıda Şans mı Çalışmak mı Daha Etkili?

Az sonra okuyacağınız yazı, 2012  yılında sınıfımızda yapılan bir münazara yarışması için hazırladığım bir yazıdır. Münazara tartışma konusu "Başarı da şans mı çalışmak mı daha etkilidir?" .       Benim başında olduğum grubun savunduğu görüş şansın daha etkili olduğunu savunacaktı. Öğretmenimiz bana bunu savunmam gerektiğini söylediğinde "kesin yenildik" dedim. Çünkü inancım çalışmaktan yanaydı. Çalışmak konusunda daha ikna edici deliller bulabilirdim. Tabi bana düşen konuyu araştırmaya başlayınca konu hakkında daha çok düşünme imkanı buldum:       "Şansın sözlük anlamı talih, dil derneğine göre ise rastlantıları düzenlediğine ve insanlara iyi ya da kötü durumlar hazırladığına inanılan doğaüstü güç. Günlük hayatta da çok kullandığımız bir kelime.       Konumuz bugün 'başarıda şans mı çalışmak mı etkili?'. Biz doğaüstü güç olan şanstan yanayız.       Aslında hayatımızı belirleyen en önemli unsurlardan biri şanstır denebilir. Günlük hayatta

Beylikler #3 - Germiyanoğulları Beyliği Tarihi

Adının Menşei              On üçüncü yüzyılın sonlarında Kütahya çevresinde kurulan bu beyliğin adı konusunda başlangıçta Kirman mı yoksa Germiyan mı olduğu şeklinde bir okuma farklılığı ortaya çıkmışsa da, sonradan Germiyan olduğu kesinleşmiştir. [1]              Farsça kökenli bir kelime olan “Germiyan”, Türk topluluklarından bir aşiretin adı olarak kullanılmıştır. [2] Germiyan aşiretinin adı genellikle kaynaklarda “Etrak-i Germiyan” [3] veya “Türkan-ı Germiyan” şeklinde geçmektedir. Germiyan adı bir grubun adıdır ve başka beyliklerde görüldüğü gibi grubun(beyliğin) başındaki yönetici ailenin adı değildir. Germiyan Türkleri bu ismi Malatya çevresinde oturmuş oldukları aynı adla anılan bir yer adından almışlardır. Zira Selçuklu devrinde, Malatya yöresinde bir yer “Germiyan” adıyla anılmaktaydı. [4] Germiyan, Türk aşiretlerinden bir aşiretin adı iken sonradan beyliğin ve ailenin adı olmuştur. [5]              Ancak Germiyan beyliğinin kökeni mevzusunda bir ba

Kütüphaneden #4 - H. C. Armstrong - Bozkurt: Ama Nasıl Bozkurt

Kısa Kitap Tanıtımı:       Kitap dört bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde doğduğu çevreden Birinci Dünya Savaşı’na kadar olan zamanı anlatırken ikinci bölümün sonu da Samsun’a gitmeden önce son buluyor. Üçüncü ve dördüncü bölümlerde Birinci Dünya Savaşı sonundan başlayarak, Kurtuluş Savaşı ve modern Türkiye’nin inşası için yaptığı çalışmaları anlatarak kitabını sonlandırmış.       Biyografi türündeki kitabın orijinal adı Grey Wolf ’tur. İlk olarak 1932 yılında yayınlandı. Atatürk’ün sağlığında yayınlanan ilk Atatürk biyografisidir. Ancak kitabın yurda girişi Bakanlar Kurulu kararınca yasaklanmıştır.       Kitabın yazarı Harold Cortenay Armstrong(1892-1943) İngiliz ordusunda yüzbaşı olarak görev almıştır. Birinci Dünya Savaşı sırasında Yemen’de Türklerin eline esir düşerek Türkiye’ye getirildi. Savaş bitmeden kısa bir süre önce görevlilere rüşvet vererek Türkiye’den kaçmayı başardı. İngilizlerin İstanbul’u işgalinden sonra İstanbul’da görevlendirildi.  1923 yılında Türk