Bu yazı, tarihin bilimsel niteliği üzerine süregelen tartışmaları metodolojik bir perspektiften en kısa haliyle ele almaktadır. Önce bilimin tanımı yapılmakta ve sınırları çizilmektedir. Ardından tarih üzerine gerçekleştirilen bilimsellik tartışmalarına değinilmektedir. Tarih disiplini, geçmişin yalnızca kronolojik anlatımı değil, kanıta dayalı eleştirel bir inceleme biçimidir. Bu nedenle tarih, doğa bilimlerinin kesinliğinden farklı olsa da, beşerî bilimler arasında sistematik ve rasyonel bir araştırma yöntemi olarak değerlendirilebilir.
*Yazının İngilizce versiyonunu Türkçe metnin altında bulabilirsiniz. Tarih, insanlığın ortak hafızasını konu alan evrensel bir disiplindir. Olguları, olayları ve kavramları evrensel bir dil olan İngilizce üzerinden de okumak, anlamak ve tartışmak; bilimin evrenselliğini kavramanın temel koşullarından biridir. Keyifli ve verimli okumalar dilerim.
Giriş: Bilim Nedir ve Bilimsel Olmanın Ölçütleri
Bilim, en genel tanımıyla, doğal ya da toplumsal olgular arasında düzenlilikler ve ilişkiler arayarak, bunları sistematik gözlem, akıl yürütme ve kanıt yoluyla açıklama çabasıdır. Bilimin amacı, yalnızca bilgi biriktirmek değil, doğrulanabilir ve tutarlı bilgi üretmektir. Dolayısıyla “bilim” bir sonuç değil, yöntemli bir süreçtir. Bir alanın “bilim” olarak nitelenebilmesi için genellikle şu ölçütleri karşılaması beklenir:
1. Sistematiklik: Gözlemler rastgele değil, belirli kurallar ve yöntemler çerçevesinde yapılır.
2. Nedensellik (Causality): Olaylar arasında neden-sonuç ilişkisi aranır.
3. Gözleme ve Kanıta Dayanma: Bilgi, sezgiye veya inanca değil, gözlemlenebilir ve doğrulanabilir verilere dayanır.
4. Tutarlılık ve Tekrarlanabilirlik: Aynı yöntemle aynı sonuçlara ulaşılabilir olmalıdır.
5. Yanlışlanabilirlik (Falsifiability): Bilimsel önermeler test edilmeye ve gerektiğinde çürütülmeye açık olmalıdır.
6. Öngörü (Prediction): Bilim, geçmiş gözlemlerden hareketle geleceğe ilişkin çıkarımlar yapabilmelidir.
7. Nesnellik: Araştırmacı, öznel yargılarından mümkün olduğunca bağımsız biçimde veriyi değerlendirir.
Bu ölçütlerin tümü her disipline aynı şekilde uygulanamaz. Doğa bilimleri (örneğin fizik, kimya) bu kriterleri yüksek düzeyde karşılar; ancak sosyal bilimler ve özellikle tarih, insan davranışlarının karmaşık ve tekil yapısı nedeniyle farklı bir bilimsellik biçimi gerektirir. Bu noktada temel soru şudur:
Tarih, bu ölçütlerden hangilerini karşılayabilir ve hangi anlamda “bilim” sayılabilir?
Tarih; Zaman ve İnsan Deneyiminin Bilimi Mi?
Tarih, insanın zaman içerisindeki eylemini, bu eylemin nedenlerini ve sonuçlarını belgeler, tanıklıklar ve maddi kalıntılar aracılığıyla inceleyen bir disiplindir. Tarihsel bilgi, doğrudan gözleme veya deneysel tekrara dayanmaz; dolaylı kanıtların eleştirisel analizi yoluyla oluşturulur. Bu durum, onu doğa bilimlerinden ayıran temel farktır. Tarih, yalnızca geçmişi anlatmakla kalmaz; geçmiş üzerinden bugünü anlamaya ve geleceğe dair bir bilinç üretmeye çalışır. Tarihin yöntemi, belge eleştirisi (source criticism), karşılaştırmalı analiz, nedensellik araştırması ve yorumlama (hermeneutik) aşamalarını içerir. Tarihçi, eldeki verilerden hareketle bir olgunun nasıl meydana geldiğini, hangi koşullar altında ortaya çıktığını, hangi sonuçlara yol açtığını açıklamaya çalışır. Bunlara dayanarak diyebiliriz ki tarih, yalnızca anlatı değil, kanıta dayalı bir araştırma sürecidir.
Tarihin Bilimleşme Çabası ve Yöntem Arayışları
19. yüzyıldan itibaren tarihçiler, geçmişi felsefi veya edebi bir anlatı olmaktan çıkararak, belgelere dayalı metodik bir inceleme alanı haline getirmeye çalışmışlardır. Bu süreçte Leopold von Ranke, tarihin “olduğu gibi gösterilmesi” gerektiğini savunarak ampirik tarih anlayışının öncüsü olmuştur. 20. yüzyılda Annales Okulu’nun kurucuları Marc Bloch ve Lucien Febvre, tarihi ekonomik, sosyal ve kültürel bağlamlarıyla ele alarak yapısal tarih anlayışını geliştirmiştir. Fernand Braudel’in uzun dönemli tarih (longue durée) yaklaşımı ise tarihsel bilginin çok katmanlı analizini mümkün kılmıştır.
E. H. Carr, tarihin ne mutlak nesnellik ne de saf öznelcilikle açıklanabileceğini belirtmiş, tarihçinin olaylara bakış açısının bilimselliği belirlediğini savunmuştur. R. G. Collingwood ise tarihsel bilginin özünü 'yeniden düşünme' kavramıyla açıklayarak, tarihçinin geçmişteki zihinleri rasyonel biçimde yeniden inşa ettiğini ileri sürmüştür. Karl Popper ise tarihin bilim sayılamayacağını, çünkü tarihsel önermelerin yanlışlanamaz ve tekrarlanamaz olduğunu iddia etmiştir.
Günümüzde Peter Burke, Carlo Ginzburg ve Hayden White gibi düşünürler, tarihsel bilginin hem ampirik hem de yorumlayıcı bir yapıya sahip olduğunu savunarak tarihin 'bilim ile sanat' arasında bir konumda yer aldığını belirtmektedirler.
Sonuç: Tarih Bilim Midir?
Tarih, doğa bilimleri gibi yasa koyucu (nomotetik) değil, tekil olguları anlamaya çalışan (idiografik) bir disiplindir. Bu nedenle tarih, deney ve ölçümden ziyade eleştirel kaynak analizi, mantıksal tutarlılık ve nedensellik araştırması üzerine kuruludur. Tarih kesin bilgi üretmez; ancak insan davranışlarını anlamaya ve yorumlamaya yönelik sistematik bir rasyonalite sunar. Bu bağlamda tarih, doğa bilimi değil; beşerî bilimler içinde yer alan, eleştirel bir araştırma disiplinidir.
Kaynakça
Bloch, M. (1954). The Historian’s Craft. Manchester: Manchester University Press.
Braudel, F. (1980). On History. Chicago: University of Chicago Press.
Carr, E. H. (1961). What is History? London: Vintage Books.
Collingwood, R. G. (1946). The Idea of History. Oxford: Oxford University Press.
Popper, K. (1957). The Poverty of Historicism. London: Routledge.
İnalcık, H. (2019). Tarih Yazıcılığı Üzerine. Ankara: Doğu Batı Yayınları.
Şimşek, A. (2020). Tarih Bilimi ve Metodoloji. Ankara: Pegem Akademi.
Berktay, H. (1998). Tarih ve Bilimsellik: Yöntem Üzerine Notlar. Birikim Dergisi.
Ortaylı, İ. (2018). Tarih Bilim midir? TRT Akademi.
Burke, P. (2004). What is Cultural History? Cambridge: Polity Press.
White, H. (1973). Metahistory. Baltimore: Johns Hopkins University Press.
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
IS HISTORY A SCIENCE? A METHODOLOGICAL EVALUATION
This paper briefly examines the ongoing debates on the scientific nature of history from a methodological perspective. It first defines science and delineates its boundaries, and then discusses the arguments regarding the scientific status of history. The discipline of history is not merely a chronological narration of the past but a critical and evidence-based form of inquiry. Therefore, although it differs from the precision of the natural sciences, history can be regarded as a systematic and rational research method within the humanities.
Introduction: What Is Science and What Constitutes Scientific Knowledge?
Science, in its broadest sense, is the systematic effort to identify regularities and relationships among natural or social phenomena and to explain them through observation, reasoning, and evidence. The purpose of science is not merely to accumulate information but to produce verifiable and coherent knowledge. Thus, science is not a result but a methodical process. A field of study can be considered a science if it generally satisfies the following criteria:
1. Systematic Approach: Observations are conducted according to defined rules and methods rather than randomly.
2. Causality: The search for cause-and-effect relationships between phenomena.
3. Empirical Evidence: Knowledge must rest on observable and verifiable data rather than intuition or belief.
4. Consistency and Reproducibility: Similar methods should yield similar results.
5. Falsifiability: Scientific propositions must be open to testing and potential refutation.
6. Predictive Capacity: Science should, in principle, allow inferences about future outcomes based on past observations.
7. Objectivity: The researcher must evaluate data as independently as possible from personal bias or ideology.
These criteria cannot be applied to all disciplines in the same way.
While natural sciences (e.g., physics, chemistry) meet them at a high level, social sciences—and particularly history—require a different kind of scientific understanding due to the complex and unique nature of human behavior. This leads to the central question:
To what extent does history fulfill these criteria, and in what sense can it be called a “science”?
History: The Science of Time and Human Experience
History is the discipline that investigates human actions through time, examining their causes and consequences via documents, testimonies, and material evidence. Historical knowledge is not derived from direct observation or experimental repetition; rather, it is constructed through the critical analysis of indirect evidence. This distinguishes it fundamentally from the natural sciences.
History not only recounts the past but seeks to understand the present and cultivate awareness of the future through it. Its method involves source criticism, comparative analysis, causal investigation, and interpretation (hermeneutics). The historian endeavors to explain how an event occurred, under what conditions it emerged, and what consequences it produced. Thus, history is not merely a narrative but an evidence-based process of inquiry.
The Pursuit of Scientific History and Methodological Efforts
Since the 19th century, historians have sought to transform history from a philosophical or literary narrative into a methodical field of inquiry grounded in documentary evidence. In this process, Leopold von Ranke became the pioneer of an empirical understanding of history by arguing that history should be presented “as it actually happened” (wie es eigentlich gewesen). In the 20th century, the founders of the Annales School, Marc Bloch and Lucien Febvre, developed a structural conception of history by analyzing it within its economic, social, and cultural contexts. Fernand Braudel’s concept of longue durée (long-term history) made it possible to conduct a multilayered analysis of historical knowledge.
E. H. Carr stated that history can be explained neither through absolute objectivity nor through pure subjectivity, arguing instead that the scientific nature of history is determined by the historian’s perspective on events. R. G. Collingwood explained the essence of historical knowledge through the concept of “re-enactment,” suggesting that the historian rationally reconstructs the minds of people in the past. Karl Popper, on the other hand, argued that history cannot be considered a science because historical propositions cannot be falsified or repeated.
Today, thinkers such as Peter Burke, Carlo Ginzburg, and Hayden White emphasize that historical knowledge possesses both empirical and interpretive dimensions, asserting that history occupies a position between science and art.
Conclusion: Is History a Science?
History, unlike the natural sciences, is not a nomothetic discipline that seeks to establish universal laws, but an idiographic one that aims to understand unique phenomena. For this reason, history is based not on experiment and measurement, but on critical source analysis, logical coherence, and the investigation of causality. History does not produce absolute knowledge; however, it offers a systematic rationality aimed at understanding and interpreting human behavior. In this context, history is not a natural science but a critical field of inquiry within the humanities.
References
Bloch, M. (1954). The Historian’s Craft. Manchester: Manchester University Press.
Braudel, F. (1980). On History. Chicago: University of Chicago Press.
Carr, E. H. (1961). What Is History? London: Vintage Books.
Collingwood, R. G. (1946). The Idea of History. Oxford: Oxford University Press.
Popper, K. (1957). The Poverty of Historicism. London: Routledge.
Inalcık, H. (2019). Tarih Yazıcılığı Üzerine Ankara: Doğu Batı Yayınları.
Şimşek, A. (2020). Tarih Bilimi ve Metodoloji. Ankara: Pegem Akademi.
Berktay, H. (1998). “Tarih ve Bilimsellik: Yöntem Üzerine Notlar.” Birikim Dergisi.
Ortaylı, I. (2018). “Tarih Bilim midir?” TRT Akademi.
Burke, P. (2004). What Is Cultural History? Cambridge: Polity Press.
White, H. (1973). Metahistory. Baltimore: Johns Hopkins University Press.
SON NOT: Aşağıda yazar ve kitap adı bulunan listeden istediğiniz kitaplar için yazıya "kitap" yazarak yorum bırakınız:
#Ahmet Şimşek - Tarih Nasıl Yazılır - Tarihyazımı İçin Çağdaş Bir Metodoloji
#Edward H. Carr - Tarih Nedir?
#Fernard Braudel - Tarih Üzerine Yazılar
#John Elliott - Tarihi Yapanlar Tarihi Yazanlar
#Peter Burke - Kültür Tarihi
#Sarah Maza - Tarihi Düşünmek - Geçmişin Değişen Eşkali


_-_(MeisterDrucke-1524594).jpg)



Yorumlar
Yorum Gönder